22 Oca 2016

ÇOCUĞUN DÜNYASINA PARALEL DALIŞ,

 Çocuğumuzu ne kadar tanıyoruz ki.. Tanımak için ne kadar dünyasına girebiliyoruz?

İlk dünyaya gelişlerinde ki mutluluk ile dünyaları bağışlıyorlar bize, Zaten anatomik olarak çoğu zaman 2 yaşına kadar annenin bir devamı olarak görüyorlar kendilerini.

 İlk doğumunu hatırlayın bedeni sizinle birleşikken sakinleşir rahatlardı, O zamanlar bende sanki kolum gözüm hatta kalbim gibi hissederdim... Tabi ki yine kalbim ama fiziksel olarak artık öyle hissetmiyorum 2,5 yaş bebeğimi.
meşhur 2 yaş sendromu da tam burada başlıyor aslında .. O kocaman minik bedeni ile bu dünyada tek başına hayatta kalma savaşına başlayıp, birey oluşunun bayraklarını açıyor.. bazen bin kere pişman olsak ta karşımızda ki minicik bedene sesimizi yükseltip güç gösterisinde bulunabiliyoruz.. Sonra ağlamakla karışık sarılıp özür dilemeler..

 Biz bu gün bunu yaşadık tam tersi olarak.. oğlum beni üzdü, benim üzüldüğümü görünce yanaşıp sarılıp öptü... Çünkü öyle gördü başka türlüsünü bilmiyor.. Canımı epey acıtmıştı ısırması öpünce geçti sanıyor.. Evet aslında tamam öpünce geçti.. Bu durum bizde sürekli tekrar etmekte ve onun beni ısırdığında canımın acıdığını yada yaptığı tehlikeli bir durum karşısında öpünce geçmediğini ona henüz öğretememişim.. Ama tepki verip bağırmayı biliyorum güçsüzüme .. Evet onunda ne yazık ki öğreneceği ikinci adım bu olacak, güçlendikçe çözümün bağırmak olduğunu. 
Ne kadar güçlüysem o kadar bağırma hakkım var!!!!
Öyleyse kendi canavarımızı mı kendimiz mi büyütüyoruz gözünün içine bakmaya kıyamazken..
Bugün onunla yeteri kadar oyun oynamadığımı farkettim. Gün bütünü beraberdik aslında birçok şey yaptık.

 Atladığım neydi,
 Kendi evimizde kendi çocuğum üzerine kendi eksikliğimi aradım.
 Oyun kurup yada beraber günlük işleri yaparken oğlumu hep kendi zamanıma kendi programladığım kalıba sokuyordum bunu fark ettim.
Bundan sonra anlatmak istediklerimi ne zaman neyi yapıyorsak niçin önceliğin o olduğunu vs programları kendim yapmaktansa ona sunacağım katılıp katılmaması kendi isteğine göre olsun.
 Oyun çocuğu o, oyun çağında.. oyunlarında daha çok olacağım. 
Madem ki miniğim artık büyüdüğünü göstermek istiyor, Kendini birey olduğunu sunmak istiyor, Kızmak ısırmak bağırmak yerine derdini anlatarak ifade etmeyi öğrenmesi vakti gelmiş. 

Aslında 2 yaş senromunu sorunsuz atlattık ama beklenen fırtınalı 3 yaş a hazırlık..

Madem ki dünyası oyun ....
 Yine hep yardımcım olan oyuncaklarını daha bir değiştirerek başlayacağım yeni güne..
Bu güne kadar severek bize eşlik eden tek parçalar yerine daha çoğullar ,, tek sıra blok dizme yerine şehir kurmaya.. tek arabayı sürmek yerine, o arabayı şehre getirip yaptığımız yollarda, binaların aralarında market önünde süreceğiz. daha çok konuşarak daha planlı.

Bu şekilde iletişim bağımızın anlaşarak kuvvetlenip artacağını ve sorunsuz 3 yaşa merhaba diyeceğimizi kuvvetle muhtemel hissediyorum. 
Her ne kadar evde ki hesap çarşıya uymasa da, ayağımızı yorgana göre uzatıp üşümeyeceğimiz gerçeği var.

 İki yaşı beklediğim üzere sorunsuz geçirdik . Üç yaş geliyoruz kork bizden.



meyve & sebze blogları
blok setler


15 Oca 2016

EŞLEŞTİRME OYUNLARI / OYUN SETİ

Eşleştirme - eşini bulma oyunu okul öncesi dönemde en çok sevilen ve en yararlı oyunların başında gelir.
Görsel dikkati artırıcı ve işleyen belleği geliştirici bir oyundur.
Bu kavram da,  rakamları eşyaları meyveleri renkleri aklınıza ne gelirse eşleştirerek oyun kurduğunuzda , alıcı beyin tarafında algılanıp günlük yaşamda aktifleştirdiğini göreceksiniz miniğinizin.
Dikkat dağınıklığı, çabuk sıkılıp pes etme, odaklanamamak gibi davranışlar eşleştirme oyunlarında pek sık boy göstermez böylece odaklanmayı hafızayı, günlük hayata adaptasyonu ve dil gelişimine önemli oranda fayda sağlar.
Biz oğlumuz için eşleştirme oyunlarına 18/20 aylık civarı başlamıştık şu an 28 aylık en sevdiği etkinliğidir. O nun peşimde gezerken yada çok farklı birşey yaparken birden eşleştirmesi çok hoşuma gidiyor, örneğin kitabında televizyon resmi gördüğünde direk "anne bak televizyon deyip evdekini göstermesi veya hiç çorap eşleştirtmediğim halde hemen ikinci eşini bulması, beraber oynadığımız oyunlarda vermek istediğimi algıladığını çok açık işaret ediyor, tabikii bir anne olarak çok mutluyum yaptığımız sadece günde veya iki üç günde bir 10 / 15 dakika veya 20 dakikalık beraber oynadığımız oyun.
Çocuğunuzun ilk 30 ayı öncesinde başlamadıysanız okul öncesi döneme kadar başlamanızı tavsiye ederim.
Anne /Baba olarak sizinde keyif alacağınız hafızanızı güçlendirecek ve yakın duygu bağını iletişimi kuracağınız bir etkinliktir.

Şu an sınırlı stokta olan bu eşleştirme seti türünün güzel bir örneğidir
Çok çeşit barındırmasıyla tek başına yeterli bir settir. içerisinde 8 kartela var her karteleda 10 adet desen var ve toplamda 80 adette eşleştirme deseni olan ahşap kartları var.
istenirse hepsi birden açılıp istenirse bölüm bölüm sunulabilir.
içeriğinde: hayvanlar, sebzeler, insanlar, renkler, araçlar, geometrik şekiller, ve rakamlar vardır. her blok bir temaya aittir.

Setin tamamının ahşap oluşu yırtılma deforme ıslanma  gibi diş etkenlerden etkilenmeyeceği için uzun seneler kullanılabilir oluşu büyük bir artıdır. 
Ama bence asıl, ahşabın kağıt yada plastiğe oranla kitle ağırlığının yüksek oluşu  dokunsal teması çok daha önemlidir.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivitesi olan çocuklar için de uzmanlar tarafından tavsiye edilmektedir.







    

14 Oca 2016

MUTLU SAĞLIKLI HEYECANLI NEŞELİ NİCE SENELERE.. YOLUN AÇIK OLSUN MİNİĞİM.. PİRAMİGO'M

Bu gün piramigo 1 yaşında..
Mutlu sağlıklı nice yaşlara...
Daha dün gibi klasik bir cümle ile başlamak olmazdı ama, evet daha dün gibi.
büyük bir heyecanla başlamıştık bu yeni yola.
Evet, sevgili eşimin ve benim yıllardır severek uğraştığımız farklı  işlerimiz vardı.. Oyuncak aşkımız da vardı.
Belki bir gün sektörde olacağımızı rüyamız da görsek inanmazdık.
Masalımız, can oğlumuz Kemal'in bize katılışı ve ortalama 6 aylık olduğu dönemde başladı aslında..
Her aile gibi eğitici oyuncak arayışına girdik. Yaptığı oyundan keyif alsın ama yaparken önce gelişimine faydası olsun istiyorduk, 
ama her istediğimizi her hayal ettiğimizi hemen bulamadık ayrı zamanda ayrı yerlerde denk gelebiliyordu. çoğu zamanda oldukça yüksek fiyatlıydı, erişimi bizi aşıyor aklımız kalıyordu.
Öyleydi böyleydi derken piramigo hiç düşünüp planlanmadan süpriz yapıp girdi hayatımıza.
İstedik ki her aile her cocuk her bebek elini uzatınca ulaşşın istediğine.
çok çeşit ve ekonomik olsun.. 
Bizim de ikinci bebeğimiz olsun piramigo.

Bir yılda sizlerden öyle harika geri dönüşler oldu ki bu pozitif enerji ile,
piramigo da bu yolda büyüdü genç oldu.

Bundan sonra ise, ilk günkü heyacanı ile devam edecek olgulaşmaya.

Bana gelince piramigo artık tek işim.. doğru zamanda doğru yere doğru oyuncağı yetiştirmek.
Şu an bu yazıyı yazarken fazlasıyla duygusalım ,, piramigo da mendil yok uzatamıyor, hadi kalk işine devam et kimseyi bekletme diyor.

MUTLU SAĞLIKLI HEYECANLI NEŞELİ NİCE SENELERE.. 
YOLUN AÇIK OLSUN MİNİĞİM.. PİRAMİGO'M


                         






4 Oca 2016

KARLAR KRALİÇESİNİN HOŞUNA GİTMEZ AMA BİZİM EVDE KAR VAR

Karlar kraliçesinin çarşaflarını silkelediği ve her yerin bembeyaz olduğu bu günlerin kıymetini bilmek gerek,, 
Evde olup sarıp sarmalandığımız tatlı günler.. Kedigiller gibi pek sırnaşığız oğlumla, dışarı çıkmadan bölünmeden ne zamandır yapmak istediğimiz oyunlara bol vakit getirdi yoğun kar yağışı..

Kar yağışını seyretmeyi çok sevdiğim halde, kar topu oynamak veya karda yürümek gibi aktiviteleri oldum olası sevemedim.
O uçan topların kulağıma gelmesinden hep endişeliydim yada karda kayıp bileklerimi kırmaktan.
Oğluma karı tanıştırma çabam da olumlu sonuç vermedi. soğuk mu geldi serin mi bilinmez ama dokunmak istemedi..  Tabi ki  hiç ısrar etmeden kaldırdım balkondan topladığım kar yumağını.
Zamanla kendini hazır hissettiğinde elbet çıkarız büyülü kar maçına.

Şimdi yaptığımızı paylaşmak istedim,
kocaman bir kartona 50*70 cm. büyük iki daire çizdim ve bolca prit sürdüm gerisi  oğlumda.
bol bol pamuk yapıştırarak güzel bir kardam adam yaptı-yaptık sonra onu renklendirdik hayal ettiğimiz gibi sulu boya ile boyadık.
bizim dev kardan adamımız hazır.. hemde erimeyecek bir güne.

Sonrasında bir leğenimiz var aktive leğeni diyoruz kendi aramızda, şeffaf plastik bir leğen.
içine bolca pamuk doldurduk yağan karlarımız oldu, ve içine ahşap hayvanlarımız koyduk, oyun hamurundan leblebi büyüklüğünde karın arasına sakladığımız yemekleri bulup yedirdik hayvanlarımıza.. iyice karınlarını doyurup evlerine götürdük uyuyacaklarmış orda...

Karlar kraliçesinin pek hoşuna gitmez ama güzel eğlendik.

yarın içinde güzel ve kolay bir tarif bulup kar kurabiyesi yapacağız minik ahçımla. 




www.piramigo.com