9 Ara 2015

BEBEKLERDE GÖZ MUAYENESİ İHMALE GELMEZ - ROP

Şimdi 27 aylık olan 30 haftalık 1770 gram olarak dünyaya merhaba diyen bir bebek annesi olarak, göz muayenesi üzerine yaşadıklarım....
29 günlük yoğun bakım sürecinden sonra ilk kontrolümüzde doktorumuzun tavsiyesi !   ile bir göz doktoruna gitmemiz önerildi.
muhakkak gidin gidilmesi şart denmedi, gidilmesinde fayda var dendi.
evet yoğun bakım bitmişti artık eve gelmiştik, bebeğim düzenli kilo alıyordu ve tüm dünya gözümde pespembeydi.

Olsada olur olmasada olur yinede kontrolde fayda var diyerek hastahanenin yolunu tuttuk. O kadar rahattım ki biliyordum hiç bir şey olmayacaktı ve biz sadece biraz gezmiş olacaktık. Tek endişem hastahane havasını bebeğimin soluyacak olmasıydı.

Sıra bize geldiğinde neşe içinde girdik odaya, nede olsa kilo alıyor büyüyor ele avuca geliyordu miniğim.
İlk aşamada göz kontrolü çok acı vericiydi. Bebeğimi masaya yatırıp, buz gibi demir kıskaçlarla açtılar küçük cin cin bakan gözlerini.
Ben izlerken ağlamaktan kahrolmuştum canım acıyordu.
Doktor muayyaneyi bitirmişti., bende yavrumu kucaklayıp sarıp sarmalarken gözlerinin görmediğini söyledi. ilk önce algılıyamadım benim miniğim iyiydi biz zaten öylesine gelmiştik..
Tekrar iyimi yani dedim bir sorun yok dimi.!!!!!
Doktor, kısa ama bir ömür boyu kadar uzun gelen  bir süreçte gözlerime bakarak kör olduğunu göz damarlarının gelişmediğini kanama olduğunu anlattı. 

Anlattıklarının o an çoğunu anlamadım. 
Tek yapmak istediğim gözlerimi yerinden çıkarıp bebeğime vermek istememdi. 
bunun tedavisi olduğunu lakin tıpta 100% denen birşeyin mümkün olmadığını 
anlattı.

Tedavi uygulanacaktı. 
ilk başlangıç iğne ile her iki göze olmadı tekrar ve tekrar 3 denemeden sonra ise negatif sonuç olursa ameliyat edecekti.
Karar vermem gerekiyordu zaman aleyimize işlemekteydi.
bebeğim acıkmiş huysuzlanmıştı, öyle hazırlıksızdık ki bu sonuca.. 
emzirme odasına geçip hıçkıra hıçkıra ağlarken hemen tedaviye başlamam gerektiğine karar verdim. Eve gidip sakinleşecek araştırma yapacak gücüm yoktu doktora gönülden inandım. Tamam yapalım dediğimde hazırlıklar başlamıştı.
İğne esnasında yanında olamadım bebeğimin tansiyonum oldukça düşmüş almadılar.
Bebeğimi kucağıma aldığımda ağlamaktan mosmor olmuştu, canı çok yanmıştı.
Eve gelirken yolda tek hatırladığım sarılıp yol boyu ikimizinde hıçkıra hıçkıra ağladığı, taksiciyide hiç unutmam o gün trafik tıkalıydı ve bizi ağlıyor susmuyoruz diye neredeyse kapıyı açıp bizi atmak istediği her halinden belli oluyordu. ama o esnada onunla uğraşacak halde değildim.
2, 3, 4, kontroller sonucu artık doktorumuz iyi olacağını güzel gelişmeler olduğunu söylüyordu ben halaa söylediklerini biraz anlıyor biraz anlamıyor tekrar tekrar anlattırıyordum. ilk günkü üzüntüden sonra sevgili eşim de yanımızda oluyor bana bir daha gelişmelerin iyi olduğunu anlatıyordu.
kaç kere kontrole gittik bilmiyorum sonunda herşey yoluna girmişti. göz damarları açılmış maviş maviş tatlı tatlı bakıyordu bebeğim.
uzun ve zor bir süreçti.

Eğer tedavi cevap vermesiydi bebeğim ile benim aramda hiç birşey değişmeyecekti ama zor günler onu bekleyecekti zaten hayatta kalmak için çok uzun bir mücadele vermiş ve çok yorgundu.
Bu yazıyı paylaşmak yazmak benim için hiç kolay olmadı, 
Ama prematüre doğan her bebeğe hastahaneden yönlendirilmiş olmasa bile muhakkak rop muayyenesinin yapılmasını asla gecikmemesini, ihmal edilmemesini hatırlatmak istedim.
Unutmayınız erken teşhiş hayat kurtarır.

Bize gelince bizim asla unutmayacağımız sevgili doktorumuz sayın prof.dr.Hüseyin YETİK.
Sevgili hocamız ya siz olmasaydınız, ya sizle karşılaşmasaydık akibetimiz ne olurdu bilmiyorum.
teşhiş ve tedavide ki ön görünüz, tecrübeleriniz, bize olan sevginiz, sonsuz başarınız, anlatımlarınız yaklaşımlarınız tedavi edişiniz kontrol esnasında aydınlatmalarınız  defalarca anlatmalarınız güler yüzünüz dostluğunuz her şey için binlerce teşekkür ederim. 

resim temsilidir.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder